- çene
- 波́ is.1. 颌, 下巴: Çardağın boşluğuna girdiğimiz vakit durmuş, eliyle yanağımı sıkmış, çenemi okşamıştı. 当我们走进凉亭里的空地时, 他停了下来, 用手捏了捏我的脸颊, 又摸了摸我的下巴。2. 钳口, 夹片(板、头), 夹(咬)紧装置3. 转́ 嚼舌, 健谈: Karısının çenesinden usanmıştı. 他讨厌妻子唠叨起来没完没了。◇ \çene açmak 唠叨, 喋喋不休, 嚼舌 \çene atmak 聊天 \çene çalmak 聊天: Komsu kadınlar akşam yemeğinden sonra onun etrafında toplanırlar, geç vakitlere kadar çene çalarlardı. 邻家的女人们一吃过晚饭, 就聚拢在她的周围, 一直聊到很晚。Ha bire çene çalıyor. 他在那儿喋喋不休地说着。\çene çukuru 酒窝 \çene kavafı 爱唠叨的, 喋喋不休的, 嚼舌的; 爱聊天的 \çene patlatmak 苦口婆心, 磨破嘴 \çene satmak 滔滔不绝, 唠叨 \çene yarışı 一起聊天: Çene yarışına giriştikleri zaman ben ortadan kayboldum. 趁他们在一起聊天的时候, 我离开了。\çene yarıştırmak 一起聊天: Bir kısmı merdivenlerde durup birbiriyle çene yarıştırıyor. 有一部分人就站在楼梯上聊了起来。\çene yormak 白费口舌 \çeneleri birbirine vurmak 哆嗦, 打颤 \çenesi açılmak 打开话闸子, 说起来没完没了: Sabahtan akşama kadar uyukluyorsun, gece olunca çenen açılıyor. 你整天昏昏欲睡, 一到夜里话闸子就打开了。\çenesi atmak (人将死时)下巴动一动 -in \çenesi ayrılmak 打哈欠 -in \çenesi durmamak 喋喋不休 \çenesi düşük 废话连篇的, 唠叨个没完的, 喋喋不休的, 嚼舌的; 爱聊天的 -in \çenesi kısılmak 不能说, 不可说: Çenen kısılsın! 别说!不可说!-in \çenesi kitlenmek 1) 瞠目结舌, 惊呆; 说不出话来 2) 牙关紧咬 3) 去世, 死亡 \çenesi kuvvetli 健谈的 -in \çenesi oynamak 不停地吃东西: Onun her zaman çenesi oynar, boğazına düşkündür. 他很贪吃, 一天到晚吃个不停。-in \çenesi pırtı 废话连篇的: Çenen pırtı! 你少给我废话!闭嘴!-in \çenesi tutulmak 说不出话来: Çenen tutulsun. 让你烂舌头!闭上你的乌鸦嘴!-in \çenesine tükürmek 侮辱, 羞辱: Onu görürsem çenesine tüküreceğim. 我要是见了他, 非啐他一口不可。\çenesine üşenmemek 健谈 \çenesini açmak 开口, 说话 \çenesini açtırmak 使开口, 使说话 \çenesini bağlamak 1) (给死人)封嘴 2) 转́ 杀死, 灭口 \çenesini bıçak açmamak (因痛苦、难过、悲伤等而)说不出话来, 坚强, 打掉牙往肚子里咽 \çenesini dağıtmak 猛击下巴: Şu yumurcağı yanımdan kaldır. Şimdi bir yumruk vurup çenesini dağıtacağım. 快把这个讨厌的孩子带走!要不我会一拳打烂他的嘴。-in \çenesini kapamak (使)闭嘴, (使)不说话 -in \çenesini kesmek (或 kısmak) 沉默, 不说话 \çenesini tutmak 保持沉默: Çeneni tut! 住嘴!别说话了!\çeneye kuvvet 滔滔不绝地, 口若悬河地
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.